Kahramanmaraş merkezli yaşanan depremin ardından gözler Marmara depremine çevrildi. Geçtiğimiz gün Çorlu İnşaat Mühendisleri Odasıyla bir araya gelen Çorlu Belediye Başkanı Ahmet Sarıkurt yapı stoklarının durumuyla ilgili görüş alışverişinde bulundu. Çorlu’daki yapı stoklarıyla ilgili bilgiler veren Başkan Sarıkurt Çorlu’daki yapıların yüzde 60’ının 2000 sonrası yapıldığını yüzde 40 yapı stokunun ise 2000 yılından önce yapıldığını kaydetti. 
2000 ÖNCESİ YAPILAN BİNALAR RİSKLİ OLDUĞU ANLAMINA GELMİYOR
Çorludaki yapı stoklarıyla ilgili konuşan Çorlu Belediye Başkanı Ahmet Sarıkurt, “Deprem hepimize şunu gösterdi ki bu alanda daha kuvvetli mevzuatlara net belirgin imar politikalarına ihtiyaç var. Sadece yerelde değiştirebileceğimiz şeyler gibi gözükmüyor. Göreli olarak yönetmelik değiştikçe bir sonraki yönetmeliğe göre belli oranda risk taşıdığını söylemek mümkün. Bu yönetmeliklerin hangi tarihlerde çıktığı da belli 99 yılında deprem olduktan sonra 2001 yılında bir yönetmelik 2007 yılında bir düzenleme oldu, 2018 yılında bir düzenleme oldu. Benim de bir kabulüm vardı, 1999 öncesi yapılar yakın dönemde yapılan yapılara göre daha riskli noktasında bir değerlendirmem vardı ama Malatya’ya gittik ovada yapılan yeni bina yıkılmış, bir tepenin sırtında yapılmış 1970,80,90’lı yıllarda yapılmış binalar ayaktaydı. Dolayısıyla bu doktora gittiğimizde bir rahatsızlığınız olduğunda vücudunuzun farklı noktalarıyla ilgili kontroller yapıyorlar, sonra hepsinin üzerinden bir değerlendirme yapılıyor. Sadece binanın yaşı üzerinden yapılacak bir değerlendirmenin çok ta isabetli olmadığını deprem bölgesine gittiğimde gördüm. Onu söylemem lazım, bizim Çorlumuzun şöyle bir avantajı var yapı stokumuzun neredeyse yüzde 60’ının üzerindeki bölüm 2000’li yıllardan sonra deprem mevzuatıyla beraber yapılmış, yüzde 40’ına yakını deprem mevzuatından önce yapılmış yapılar bunlarında önemli bir çoğunluğu 3 kat ve altında yapılan yapılardan oluşuyor. 99’uz öncesinde 28 bin binamız var, az önce belirttiğim gibi bunlar riskli anlamına gelmiyor” dedi. 
BİNASIYLA İLGİLİ KAYGISI OLAN VATANDAŞLARIMIZ ÇARESİZ DEĞİL  
Konuşmasını sürdüren Başkan Sarıkurt, “6306 sayısı yasa kapsamında 141 binamız bu yasa kapsamında yıkım kararı alıp bunlardan 130 tanesi de bu yasayla dönüşmüş yapılar. O anlamda deprem yasasının khk ile yapı denetim kanunun ilk uygulandığı illerden biri olması dolayısıyla Tekirdağ ilinin avantajlı bir noktada olduğunu söylemek mümkün. Bunun içerisinde de hızla büyüyen Çorlumuz bu avantajlı noktalardan birtanesi. Bugün olağanın üzerinde bir heyecanla hızlıca vatandaşlarımız binasının deprem anında yıkılıp yıkılmayacağını dair cümlenin ortaya konulmasını istiyor böyle bir cümle hızlıca bakarak kurulabilecek bir cümle değil, dolayısıyla burada Çevre Şehircilik Bakanlığının burada bir yasası da var, 6306 sayılı yasa vatandaşların iradesiyle yapılarının bakanlık tarafından netice doğurabilecek lisanslı firmalar tarafından denetlenmesini ortaya koyuyor. Vatandaş o anlamda yapısıyla ilgili kaygısı varsa çaresiz değil, tabi bunun maddi külfetleri ve doğurduğu neticeler sonucunda çekimser durduklarını söylemem lazım” dedi. 
BİNALARDA İZLENECEK SÜRECİ BELEDİYE OLARAK PAYLAŞTIK  
“Biz belediye başkanlığımız sosyal medya hesapları üzerinden bu süreci tarif eden paylaşımları yaptık, yapının nasıl inceleneceği yasasının hangi madde olduğu devam eden sürecin nasıl olacağı yönünde” diyen Başkan Sarıkurt, “Birde belediye de talep edildiğinde mühendis veya mimar arkadaşlarımız yerine gidip gözlemsel olarak yapıya yönelik bazı değerlendirmeler ortaya koyuyorlar. Bu alandaki çalışmalarımızı hızlandırmak için gayret göstereceğiz. Depremin bir siyaset malzemesi olmadığı herkesi vurabildiğini gördük dolayısıyla böyle hassas bir konuda kamu kurumlarımızda uygulamalarında artık siyaseti gözetmeden de değerlendirmeler yapmanın bir zorunluluk olduğunu fark ettiklerini ümit ediyorum” dedi. 
HER GÜN 10-15 VATANDAŞIMIZ BİNASIYLA İLGİLİ DİLEKÇE VERİYOR
Çorlu Belediye Başkanı Ahmet Sarıkurt, “Biz kendi adımıza inşaat mühendisleri odası ile bir araya geldik, yine bir araya geleceğiz. Belli oranda alanı daraltarak belli sayıda yapımıza şehrimizdeki mimar mühendis arkadaşlarımızın bir kez daha gözlemsel olarak bakacaklarını ümit ediyorum, gönüllülük esasıyla ondan sonra bu konunun yoğunluğu içerisinde bir telaşla ortaya konulan değerlendirmelerden bağımsız olarak ilerleyen süreçler içerisinde şehrimizin pozisyonunu daha sağlıklı bir şeklide ele alma imkânı olur diye düşünüyorum. Binalarla ilgili iletişim noktasında takip ediyorum, nüfus içerisinde taleplerin sayısı makul çok olağan üstü bir rakam dememiz mümkün değil, çevre şehircilik il müdürlüğümüzle de görüştüm, iki tane lisanslı büro var, binasını kontrol ettirmek için günlük 10-15 kişi geliyor. Bundan 15 gün önce belki hiç yoktu veya bir tane vardı, şimdi hemen hemen her gün 10-15 talebin geldiğini söylemem lazım. 6306 sayılı yasaya göre yapınızın denetimini yaptırdıktan sonra yapı eğer riskli ise 60 gün içerisinde boşaltmak zorundasınız. Eğer boşaltılmıyorsa 30 gün içerisinde doğalgaz elektrik su gibi kamu hizmetlerinin o binaya ulaşması engelleniyor. O sebeple çok hassasiyetle yürütülmesi gereken bir süreç var” ifadelerini kullandı. 
PANİK YAPMADAN SAKİN BİR ŞEKİLDE KONUYA YAKLAŞALIM  
Konuşmasını sürdüren Başkan Sarıkurt, “2000 yılından sonra kamu binaları hariç, askeri binalar hariç merkezi idarenin yaptırdığı binalar hariç yapılar o yasa çerçevesinde denetlenerek yapılıyor. Herkesin kurallara uyduğunu düşünürsek her binanın beton, demir numuneleri var, binanın mimari ve statik projesiyle uyumlu bir şekilde yapılıp yapılmadığına dair belgeler var. Dolayısıyla yapı stokumuzun önemli çoğunluğunun kurallara uygun olarak yapıldığı ifade edilebilir. Yapı denetim firmaları ve belediyeler tarafından denetleniyor. Onun haricinde kaygıları olan bina yapıldıktan sonra tadilat yapıldığı düşünülen yerler varsa belediyemiz haberdar edildiğinde arkadaşlarımız yerinde de kontrol yapılabilir. Geçtiğimiz süreç bize gösterdi panikle değil, itidalle her konuya yaklaşmak lazım, sakin bir şekilde. Bugünden yarına hemen telaş etmiyor olmak lazım, bir kaygı yaşanıyorsa o kaygının da takip edilmesi lazım, büyük kaygıların olduğu yapılarla ilgili vatandaşlarımızın bir önce kulaktan dolma bilgilerle değil, bunu araştırarak mevzuatları okumak gerekiyor. Biz sürecin takipçisi olacağız. Deprem sonrasına yönelik mobil mutfak yaptırıyoruz” dedi. 
İMDAT ŞAHİN