Çorlu Kadın Platformu üyeleri, son zamanlarda meydana gelen çocuklara yönelik taciz, tecavüz ve kadın şiddetinin artmasına karşı Atatürk Meydanı’nda basın açıklaması yaptı.

Düzenlenen
basın açıklamasına çok sayıda kadın, siyasi parti temsilcileri, sivil toplum
kuruluşları ve dernekler katıldı. Geçtiğimiz günlerde yaşanan ve tüm
Türkiye’nin kanını donduran 5 yaşındaki kız çocuğuna tecavüz olayından sonra
gün geçtikçe artan şiddet, çocuk ve kadınlara yönelik taciz ve tecavüz
olaylarına Çorlu Kadın Platformu üyeleri sessiz kalmadı.
İÇİNDEN
GEÇTİĞİMİZ BU KOYU KARANLIĞI SÖKÜP ATMAK İSTİYORUZ
Atatürk
Meydanı'nda düzenlenen basın açıklamasını Çorlu Kadın Platformu adına Kader
Demirkır yaptı. Demirkır, “Bizlerin, bu ülkenin yurttaşları, emeğimizle
geçinip, barış ve kardeşlik içerisinde bir ülkenin hayalini kuranların artık
her geçen gün yeni bir taciz, yeni bir tecavüz, yeni bir kadın katli, yeni bir
işçi cinayeti, yeni bir ölüm haberi duymaktan, okumaktan, izlemekten yüreğimiz
tükendi. Sözcükler artık yaşananları ifade etmeye yetmiyor.’Bizler bugün burada
toplandık. Çünkü artık televizyon başında, sosyal medyada ya da dost
sohbetlerinde ‘Çok yazık vah vah, çok üzüldük’ demekle yetinmek istemiyoruz.
Bir çığlık, bir ses olmak istiyor, içinden geçtiğimiz bu koyu karanlığı söküp
atmak istiyoruz" dedi.
"5
YAŞINDAKİ BİR ÇOCUK CİNSEL İSTİSMARA MARUZ KALDI"
Geçtiğimiz
günlerde İstanbul Küçükçekmece çocuğa yönelik yapılan tacizin kabul edilemez
olduğunu ifade eden Kader Demirkır konuşmasını sürdürdü: "Yarınlarımızı
emanet ettiğimiz gül yüzlü çocuklarımızın ayağının taşa değmesini istemezken,
bir tel saçına kıyamazken ülkenin her yanından çocuklara yönelik istismar,
taciz ve tecavüz haberleri geliyor. Bunlardan biri geçtiğimiz iki gün
içerisinde İstanbul Küçükçekmece Kanarya Mahallesi’nde oldu. 5 yaşındaki bir
çocuk cinsel istismara maruz bırakıldı. 7 yaşındaki bir başka çocuğa istismar
girişiminde bulunuldu. İki saldırının failleri de henüz bulunamazken buna karşı
ses çıkaran mahalle halkı polisin gazlı saldırısına maruz kaldı" dedi.
"BİZ
FAİLLERİN KİMLER OLDUĞUNU BİLİYORUZ"
Kader
Demirkır, "Saldırıların faillerinin henüz bulunamadığı açıklansa da biz
faillerin kimler olduğunu biliyoruz! Çorlu Kadın Platformu olarak açıklıyoruz.
Saldırıların faili, AKP Hükümetinin izlediği yanlış ve hatalı politikalardır.
AKP hükümeti süresince toplumsal cinsiyet algısı giderek geleneksel, eril ve
cinsiyet eşitliğini reddeden bir anlayışta derinleştirilmiş, evlilik yaşı
dinsel anlayış temelinde küçültülmeye ve çocuk yaşta evlilikler yoluyla çocuk
istismarı meşru gösterilmeye çalışılmış, başta kadın örgütleri olmak üzere
karşı çıkan her muhalif ses bastırılmaya çalışılmıştır. Saldırıların faili,
Pozantı, Ensar Vakfı, İzmir, Gerger ve Adıyaman olmak üzere yaşanan cinsel
istismarların, taciz ve tecavüzlerin üzerini örtmeye yönelik açıklamalar
yapanlar, faillere iyi hal indirimi yapıp caydırıcı cezalar vermeyenlerdir.
Saldırıların faili, 9 yaşındaki kız çocuğu evlenebilir diyerek, çocuk
evliliklerini meşru gösterenler, çocukları cinsel bir meta olarak
gösterenlerdir. Saldırıların faili ‘Küçüğün rızası vardı’ diyen bakan, ‘Bu
ülkede 9 milyon çocuk var, ara sıra istismar olabilir, böyle kamuoyunu meşgul
etmesinin bir anlamı yok bence’ diyen AKP’li milletvekili, ‘Gece sokakta ne işi
vardı, açık giyinmeseydi’ diyen gerici zihniyettir. Saymakla bitiremeyeceğimiz
bu faillere karşı suç ortaklığı ise sessiz kalan, yeterince tepki göstermeyen
toplum tarafından yapılmıştır. Bizler ‘Artık yeter’ diyor ve bu suçlara ortak
olmayacağımızı, sessiz kalmayacağımızı Çorlu Kadın Platformu olarak bir kez
daha yineliyoruz ”dedi.
"SESİMİZİ
YÜKSELTMEK İÇİN BURADAYIZ"
Metrobüste
de yaşanan taciz olayına değinen Demirkır, açıklamasının devamında “Başta
çocuklara ve kadınlara yönelen bu zihniyeti görünmez kılmaya çalışanlara inat
sokaklarda sesimizi yükseltmek için buradayız. Dün ve bugün istismara maruz
kalan çocuklar da, dün metrobüste bir kadının erkeğin cinsel saldırısına maruz
kalması da aynı zihniyetin ürünüdür. İstismarı affetmenize, tecavüzcüleri
evlenmeleri karşılığında serbest bırakmanıza, cinsiyet eşitsizliğini
derinleştiren politikalarınıza da izin vermeyeceğiz. Yargının defalarca bu
suçlara ortak olduğunu biliyoruz. Bir kez daha söylüyoruz. Bir kez daha indirimlerle bu suçları
aklamanıza, meşrulaştırmanıza izin vermeyeceğiz. Kadınlar olarak çocuklara ve
kadınlara yönelik tacize, tecavüze karşı sokaktayız, sokakta olmaya devam
edeceğiz. Bütün halkımızı bizi dört duvara hapsetmeye çalışan, sokakları
meydanları her geçen gün daha yaşanamaz hale getiren bu eşitsizliğe karşı,
maruz bırakıldığımız her saldırıya karşı Çorlu Kadın Platformu’nda örgütlenmeye
birlikte sesimizi yükseltmeye çağırıyoruz. Yeri gelmişken sosyal medyada
dolaşan failin milliyetine dair söylemin ırkçı bir söylem olduğunu ve bunu
kabul edilemez bulduğumuzu belirtmek istiyoruz. Bu tip saldırılar dünyanın
hemen her yerinde görülmektedir ve herhangi bir milliyete dair genelleme yapmak
söz konusu değildir. Ayrıca idam tartışmaları toplumsal linç kültürünü
beslemekten, çocuk istismarının nedenlerini ortadan kaldıracak tartışmaları
gündemden uzak tutmaktan başka bir işe yaramamaktadır. Burada asıl olan sineğin
öldürülmesi değil, bataklığın kurutulmasıdır. O bataklıkta gerici zihniyet ve
bunun savunucularıdır ”dedi.
"ARTIK
YETER DİYORUZ"
Kader
Demirkır, “Özgecan Aslan katledildiğinde bu meydanda binlerce kişi ‘Özgecan ilk
değil son olsun’ dedik. Ne yazık ki sonrasında da yüzlerce kadın öldürüldü.
Bugün sadece Küçükçekmece’deki çocuklarımız için değil tüm çocuklarımız için
sokağa çıktık ve yine son olsun, artık
yeter diyoruz. Bir kişi daha eksilmesin, tek bir çocuğun dahi canı yanmasın,
çocukların tek derdi hava karardığı için oyuna son verip eve gitmek olsun
istiyoruz. Anne ve babaların çocuklarını gönül rahatlığıyla sokakta oynamaya
gönderebilecekleri bir yaşamı düşlüyoruz. Bunu sağlamak hem yerelin hem merkezi
hükümetin hem yargının hem de hepimizin boynunun borcudur. Kardeşlik ve barış
içerisinde olacağımız o güne dek bizler sokakta olmaya ve sesimizi yükseltmeye
devam edeceğiz. Bugün buraya gelerek sesimize ses katan, yalnız olmadığımızı,
ne kadar çok olduğumuzu bize gösteren tüm halkımıza teşekkürü borç biliyoruz ”dedi.
İmdat
Şahin