2013 yılında yaşanan 17 Aralık operasyonu sonrasında 22 Aralık tarihinde Çorlu’da yapılan protesto eylemleri sırasında Halk Bankası önüne ayakkabı kutusu bırakan ve dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan`a hakaret içerikli slogan atıldığı gerekçesiyle haklarında kamu davası açılan CHP Çorlu İlçe Gençlik Kolları Örgütüne mensup 8 kişinin yargılanarak beraat ettiği dava T.C. Yargıtay 18. Ceza Dairesi tarafından bozuldu.

Dava
yeniden görülecek
2015/34748 esas numarası, 2017/10294 Karar
numarası ile kapatılan Çorlu 6. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından alınan beraat
kararı Yargıtay 18. Ceza Dairesi tarafından yapılan inceleme sonrası yerel
mahkemece eksik inceleme yapıldığı gerekçesiyle bozularak davanın yeninden
görülmesine karar verildi. Dava dosyasında sanıkların verdiği ifadelerinde suç
unsuruna neden olan “Hırsız Tayyip” şeklinde ki sloganı atıp atmadıklarını
hatırlamadıklarını beyan ettikleri fakat kamera kayıtlarının detaylı şekilde
incelenip karar verilmediği ifadeleri dikkat çekti.
Arıcı;
“Beraat hükmü bozulmuştur”
Konuya ilişkin açıklamalarda bulunan Cumhuriyet
Halk Partisi Çorlu İlçe Örgütü Başkanı Yıldıray Arıcı soruşturmanın tekrar
başladığını belirtirken; “Balyoz ve Ergenekon davalarında biber gazı yiyen,
duruşmaya gitmeye çalışırken oraya ulaşılmasın diye ateşe verilen tarlaların
içinde kalan, Gezi Parkı zamanında bir ay boyunca Çorlu`da binlerce kişiyle
eylem yapan, 17-25 Aralık`ta Halkbank`ın önünde ayakkabı kutularıyla tepki
gösteren ve bundan dolayı 33 yılla yargılanan bizim CHP Çorlu Gençlik
Örgütünden arkadaşlarımız bugün tekrar yargılanmak üzere adliyeden bir yazı
geldi. Bu genç fidanlarımız yapılan yargılamalar sunucunda beraat etmişlerdi.
Ancak bugün gelinen noktada siyasallaşan yargının vermiş olduğu hukuki olmayan
karar neticesinde beraat hükmü bozulmuştur” dedi.
Alınan
karar siyasidir
Arıcı ayrıca; “Bu kararın siyasi bir karar
olduğuna ilişkin hiçbir şüphemiz yoktur. Hukuk ve uluslararası sözleşmeler yok
sayılmıştır. Burada yapılmak istenen genç fidanlarımız ve CHP üzerinde yargı
eliyle baskı kurulmak istenilmesidir. Bu baskı partimizin en üst kademesinde
bulunan Genel Başkanımızdan başlayarak belediyelerimiz ve gençlik kollarımıza
kadar sirayet etmiştir. Son dönemde Sayın Cumhurbaşkanı ve Sayın İç İşleri
Bakanı tarafından genel başkanımızın tehdit edilmesi, Süleymanpaşa Belediye
Başkanımızın gözaltına alınması ve adli kontrol şartıyla serbest bırakılması,
nihayetinde 17-25 Aralık ile ilgili beraat kararlarının bozularak yerel
mahkemeye geri gönderilmesi partimiz ve örgütümüz üzerinde yargı üzerinden
yapılan siyasi baskıyı ortaya koymaktadır. Genç fidanlarımızın arkasındayız.
Sahipsiz değiller. Ülkemiz, Cumhuriyetimiz, Anayasal hukuk düzenimiz için
geçmişte olduğu bugünde bedel ödemeye hazırız” ifadelerine yer verdi.