Hak-İş İşçi̇ni̇n Talepleri̇ni̇ Meydanlardan Haykırdı
Hak-İş Konfederasyonuna bağlı sendikalar Rize’de buluşarak meydanlardan işçilerin taleplerini sıraladı. Hak-İş’e Tekirdağ İl Temsilcisi Cüneyt Aydın yaptığı açıklamada, “herkesin emeğinin karşılığını alabildiği bir Türkiye mümkündür” ifadelerine yer verdi.
Hak-İş Sendikasına bağlı Öz Gıda İş Çorlu Şube Başkanı Cüneyt Aydın, sendika üyeleriyle birlikte Rize’de düzenlenen mitinge katıldı. Hak-İş’e bağlı diğer sendikalarında katıldığı mitinge Hak-İŞ Genel Başkanı Mahmut Arslan katılarak işçileri selamladı. Hak-iş düzenlediği mitingde işçilerin yaşadığı sıkıntılara değinerek, sorunların çözülmesini talep etti. Mitingle ilgili gazetemize bilgi veren Öz Gıda İş Sendikası Çorlu Şube Başkanı Cüneyt Aydın, Rize’de düzenlenen 1 Mayıs mitingine katıldıklarını ve üyeleriyle omuz omuza işçilerin yaşadığı sorunları dile getirdiklerini belirtti.
TEK BİR SES, TEK BİR YÜREKLE MEYDANLARDAYIZ
Öz Gıda İş Sendikası Çorlu Şube Başkanı Cüneyt Aydın, “Tek bir Ses, Tek bir yürekle Meydanlardayız. Tüm emekçilerin ücretlerinin enflasyona karşı korunmasını talep ediyoruz. Emekçilerin ve emeklilerin milli gelirden aldığı payın artırılmasını istiyoruz. Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun yapısı demokratik, katılımcı ve çoğulcu bir anlayış ile yeniden düzenlenmelidir. HAK-İŞ olarak, toplu sözleşme düzenini bozmayacak, güçlendirecek bir asgari ücret düzenlemesini talep ediyoruz. Çalışamayan veya geliri yetersiz vatandaşlarımıza bireyi esas alan düzenli asgari gelir yardımı sistemi kurulmasını talep ediyoruz. İşsizlik sigortası ödeneği tüm çalışanların çalışmaları ile orantılı olarak faydalanabileceği bir modele dönüştürülmelidir. 2 HAK-İŞ olarak, vergilendirmede aile yükümlülüklerinin dikkate alınmasını, vergi matrahı ile vergi oranlarının söz konusu yükümlülüklere uygun olarak belirlenmesini talep ediyoruz” dedi.
ALINAN VERGİNİN YÜZDE 10 OLARAK SINIRLANDIRILMASINI İSTİYORUZ
“Kriz dönemlerinde tüm ücretliler üzerinden alınan vergi oranı %10 olarak sınırlandırılmasını istiyoruz” diyen Cüneyt Aydın, “Ücretlerdeki vergi yükünün azaltılmasını ve az kazanandan az çok kazanandan çok anlayışıyla vergi alınmasını talep ediyoruz. Sendikal Hak ve İş Güvencesi Emeğin Güvencesidir; Biz de bu Güvence için Alanlardayız. Sendikal örgütlenmenin önündeki engellerin kaldırılmasını, sendikalı işyerlerinin teşvik edilerek sendikal hakların kullanımının yaygınlaştırılmasını talep ediyoruz. Sendikal örgütlenmenin temel taşlarından biri olan toplu iş sözleşmesi yetki tespit sürecinin, hızlı ve şeffaf bir şekilde sonuçlanmasını istiyoruz. İşe iade davalarının mutlak bir güvenceye kavuşturulmasını talep ediyoruz. Özellikle sendikal nedenle yapılan fesihlerde işçilere, işyeri sendika temsilciliği güvencesi gibi mutlak bir iş güvencesinin getirilmesini verilmesini istiyoruz. İş akdi sona eren işçinin bütün alacaklarının herhangi bir pazarlık yapılmaksızın ödenmesi yasal ve ahlaki zorunluluktur, doğmuş haklar ve alacaklar üzerinde yeniden bir pazarlık yapılması evrensel bütün ilkelere de aykırıdır. HAK-İŞ olarak, hukuka ve ahlaka ayrılığı açık olan arabuluculuk müessesinin hukukumuzda mevcut eşitsizlikleri daha da artırması nedeniyle bir an önce ortadan kaldırılmasını, uyuşmazlıkların hızlı ve etkin çözüme kavuşturulmasını sağlayacak bir sistem kurulmasını talep ediyoruz. HAK-İŞ olarak, tüm çalışanların kıdem tazminatına erişimini sağlayacak, adil, kapsayıcı ve sürdürülebilir bir modelin oluşturulmasını talep ediyoruz. 3 Her emekçi sosyal güvenceye kavuşmalı, hiçbir işçi güvencesiz çalıştırılmamalıdır. Kayıt dışı çalışmanın son bulduğu, herkesin emeğinin karşılığını alabildiği bir Türkiye mümkündür” dedi.
İMDAT ŞAHİN
İşçi̇ Bayraminda Otobüslere Ücretsi̇z Bi̇ni̇ldi̇
1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü nedeniyle Tekirdağ Büyükşehir Belediyesi TEKULAŞ’a ait otobüslere vatandaşlar ücretsiz bindi.
Otobüslerin önüne Türk Bayrağı asıldı, vatandaşlar otobüslere ücretsiz binmenin keyfini yaşadı. Otobüslere binen vatandaşlar hiçbir ücret ödemeden yerine oturdu, gideceği yere seyahat etti. Resmi ve Dini Bayramlarda otobüslerin ücretsiz olmasından dolayı mutlu olduklarını belirten vatandaşlar, keşke otobüsler sürekli ücretsiz olsa da ulaşıma para ödemesek diye taleplerde bulundu. 1 Mayıs kutlamaları kapsamında Omurtak Caddesi belli bir süre trafiğe kapatıldı otobüsler Atatürk Bulvarı’ndan hareket etti.
İMDAT ŞAHİN
1 Mayis Coşkuyla Kutlandı
1 Mayıs Emek ve Dayanışma Bayramı’nı sendikalar ve siyasi partiler coşkuyla kutladı.
Çorlu Şehitliğinin yanından başlayan 1 Mayıs Yürüyüş Korteji Atatürk Meydanı’nda son bulundu. Çorlu 1 Mayıs Platformu tarafından düzenlenen 1 Mayıs kutlama programına CHP Tekirdağ Milletvekilleri İlhami Özcan Aygun, Nurten Yontar, Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkanı Candan Yüceer, Çorlu Belediye Başkanı Ahmet Sarıkurt, Süleymanpaşa Belediye Başkanı Volkan Nallar, sendikalar, siyasi partiler ve STK temsilcileri katıldı. Geniş güvenlik önlemlerinin alındığı 1 Mayıs Yürüyüş Kortejinde sloganlar ve marşlar söylenerek Atatürk Meydanı’na giriş yapıldı. Çocukların da katıldığı 1 Mayıs yürüyüşünde renkli görüntüler oluştu. Çalışan işçiler ise yürüyüş kortejine alkışlarla destek verdi. Atatürk Meydanı’na gelen sendikalar ve siyasi partiler burada marşlar söyleyerek 1 Mayıs’ı coşkuyla kutladı. 1 Mayıs kutlama programı saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı ardından günün anlam ve önemini belirten konuşmalar yapıldı.
MİLYONLARCA EMEKÇİ, ARTAN HAYAT PAHALILIĞI, DERİNLEŞEN YOKSULLUK, İŞSİZLİK VE ADALETSİZLİK KISKACINDA YAŞAM MÜCADELESİ VERİYOR
Günün anlam ve önemini belirten konuşmayı Çorlu 1 Mayıs Platformu adına Özgül Solar yaptı. Solar konuşmasında: Bugün Türkiye’de milyonlarca emekçi, artan hayat pahalılığı, derinleşen yoksulluk, işsizlik ve adaletsizlik kıskacında yaşam mücadelesi veriyor. Eğitim, sağlık başta olmak üzere en temel sosyal haklar ticarileştiriliyor; güvencesiz çalışma biçimleri olağanlaştırılıyor. Eğitim emekçileri düşük ücretlerle, sözleşmeli, esnek ve angarya çalışmaya zorlanıyor. Gençler ise diplomalarıyla birlikte işsizliğe ve geleceksizliğe mahkûm ediliyor. Ülkemiz yalnızca ekonomik krizle değil; demokratik hakların gasp edilmesi, ifade ve örgütlenme özgürlüklerinin yok edilmesiyle de ağır bir baskı altına alınmış durumda. Muhalif siyasetçilerden sendikacılara, gazetecilerden öğrencilere kadar toplumun tüm kesimleri, iktidarın otoriter uygulamalarının hedefi haline gelmiş bulunuyor. İktidar tarafından eğitimden yargıya, sağlıktan sosyal hizmetlere kadar pek çok alan tarikatlara ve cemaatlere teslim edilmiş; kamusal yapı zayıflatılmış, laiklik ilkesine ağır darbeler vurulmuştur. Bilimsel ve özgür düşünceyi hedef alan bu politikalar, toplumun dini eğilimlerle kuşatılmasına ve eleştirel aklın baskılanmasına yol açmıştır. Kadınların, çocukların ve emekçilerin haklarını tehdit eden bu düzen, kamu hizmetlerini liyakatten uzaklaştırarak yoksulluğu, eşitsizliği ve adaletsizliği daha da derinleştirmiştir. Laik, demokratik ve çağdaş bir ülkenin anahtarı işçi sınıfının, emekçilerin elindedir. Hukuk güvenliğinin kalmadığı, hukukun, adaletin, demokrasinin darbe aldığı bir ülkede emekten de emekçinin ekonomik ve sosyal haklarından da bahsetmek mümkün değildir. Ülkemizdeki bütün bu yoksulluğu, hukuksuzluğu, eşitsizlikleri, adaletsizlikleri ancak ve ancak demokrasi ve hukukun üstünlüğüyle ortadan kaldırabiliriz. Anayasal sendika seçme, örgütlenme, toplu sözleşme, grev, ifade özgürlüğü, toplantı ve gösteri hakkı önündeki engeller tüm ağırlığıyla sürüyor. Kıdem Tazminatındaki tavan sınırlaması, tavanın da memur maaş artış oranına göre belirlenerek düşük tutulması ile kıdem tazminatı adım adım tasfiye ediliyor” dedi.
TÜM İŞÇİLERİN İNSANCA YAŞAYACAĞI BİR ÜCRET VE ÇALIŞMA KOŞULLARI İÇİN BUGÜN BURADAYIZ
Konuşmasını sürdüren Özgül Soral; “Ülkemizde ki tüm işçilerin ve emekçilerinin insanca yaşayacağı bir ücret ve çalışma koşulları için bugün buradayız. Belediyelerde 500 Bini Aşkın İşçi, Şirket İşçisi Değil, Belediyenin kadrolu İşçisi olmalıdır. Geçtiğimiz yıllarda kamu kurum ve kuruluşlarında çalışan taşeron işçiler kadroya alınmasına rağmen, kamu hizmeti yapan belediye işçileri belediye kadrosuna alınmamıştır. Bu durum Anayasa’nın eşitlik ilkesine, hukuka ve vicdana açıkça aykırıdır. Anayasa’nın eşitlik ilkesine, hukuka ve vicdana açıkça aykırı olan uygulamanın ortadan kaldırılması, belediye şirket işçilerinin kıdem hakları saklı kalmak şartıyla tüm sosyal hakları eşitlenip, belediyelerin kadrosuna alınmalıdır. Kıdem Tazminatındaki tavan sınırlaması, tavanın da memur maaş artış oranına göre belirlenerek düşük tutulması ile kıdem tazminatı adım adım tasfiye etmektedir. Darbe koşullarında brüt asgari ücretin 7,5 katı olan kıdem tazminatı tavanı bugün 2 katın dahi altında kalarak güvence niteliğini kaybetmiştir. Kıdem tazminatında tavan da, bir yıl çalışma sınırlaması da da kaldırılmalıdır. Belediye şirket işçileri doğrudan kamu hizmeti yapmaktadır. Kamu ikramiyesi anayasal haklarıdır. Özellikle son yıllarda savunma sanayiinde, varolan stratejik hedeflere rağmen kamu işçilerinin ücret seviyeleri aynı işi yapan vakıf ve benzeri şirketlerde çalışanlar ile kıyaslandığında, kamu işçileri daha fazla mesai harcamalarına rağmen oldukça düşük kalmaktadır. Aralarında 2,5 ile 3 kat far oluşmuş durumdadır. Bu ücret dengesizliği kamu işyerlerinde yetişmiş nitelikli iş gücünün özel sektöre geçişine neden olmaktadır. Böylece önemli bir bilgi ve tecrübe kaybı yaşanmaktadır. Ayrıca EYT düzenlemesi ile birlikte bu iş gücü kaybı ciddi boyutlara ulaşmıştır” dedi.
BU KARANLIK TABLOYU DEĞİŞTİRECEK EMEĞİN ÖRGÜTLÜ GÜCÜDÜR
“Çorlu 1 Mayıs Platformu olarak biliyoruz ki, bu karanlık tabloyu değiştirecek olan; emeğin örgütlü gücü, halkın ortak iradesi ve gençliğin direngen umududur” diyen Özgül Soral, “Yoksulluğa, güvencesizliğe, baskıya ve adaletsizliğe karşı ancak birleşirsek, mücadeleyi ortaklaştırırsak kazanabiliriz! Bugün korku politikalarına karşı cesareti, geleceksizlik dayatmasına karşı umudu, baskıya karşı dayanışmayı büyütme zamanıdır. Çünkü bugün 1 Mayıs’tır ve bizler; Kadını, erkeği, genci yaşlısı, emeklisi çalışanı, sağcısı solcusu, Türk’ü, Kürt’ü doğusu, batısı Alevisi Sünnisi ülkemizin yarınlarına umudu taşıyanları, kalpleri güzellikten yana, barıştan demokrasiden ve özgürlüklerden yana atan 7 den 70 e herkes ülkemizin tüm alanlarında bir aradayız. Bugün yalnız değil, milyonlar olduğumuzu; sesimizin, taleplerimizin ve hayallerimizin bu toprakları değiştirecek güçte olduğunu hatırlama günüdür. Ülkenin geleceği; tarikatların ve cemaatlerin değil, laik, bilimsel, eşitlikçi ve kamusal bir anlayışla örgütlenen halkların ellerinde yeniden kurulmalıdır” ifadelerine yer verdi.
HALAYLAR ÇEKİLDİ MARŞLAR SÖYLENDİ
Konuşmaların ardından Atatürk Meydanı’nda sendika üyesi işçiler ve siyasi parti temsilcileri beraber halay çekti, marşlar söyledi. Atatürk meydanına kurulan platformda türküler söylenirken 1 Mayıs alanını dolduranlar türkülere eşlik etti.
İMDAT ŞAHİN