Optimed Sağlık Grubu, Balkan Ülkeleri Sağlık-İş Forumu'nda
Optimed Sağlık Grubu, 25-27 Nisan 2025 tarihlerinde Edirne’de düzenlenen Balkan Ülkeleri Sağlık-İş Forumu’na ana sponsor olarak katıldı.
Forumda sağlık alanındaki uluslararası iş birliklerini güçlendirme, bölgesel entegrasyona katkı sağlama ve Türkiye’yi uluslararası platformda güçlü şekilde temsil etme hedefiyle yer aldı.
Balkan ülkelerinden çok sayıda sağlık temsilcisi ve kuruluşun katıldığı organizasyonda, sağlık turizmi, sektörler arası iş birliği, yerli teknolojilerin önemi ve sağlık hizmetlerinde kalite standartları gibi konular masaya yatırıldı. Optimed’in standı, forum boyunca ziyaretçilerden yoğun ilgi gördü.
Optimed standını; Sağlık Bakanı Prof. Dr. Kemal Memişoğlu, Edirne, Kırklareli ve Tekirdağ valileri, Trakya ve Kırklareli Üniversitesi rektörleri, 12 Balkan ülkesinin sağlık bakanları ile USHAŞ Genel Müdürü Behlül Ünver, TÜRSAB Başkanı Firuz Bağlıkaya, OHSAD Başkanı Dr. Reşat Bahat ve çok sayıda üst düzey yetkili ziyaret etti. Ayrıca Çorlu Devlet Hastanesi Başhekimi Doç. Dr. Mustafa Doğan, Özel Trakya Hastanesi sahibi Orhan Yazgan ve Tekirdağ İl Sağlık Müdürü Uzm. Dr. Mustafa Dönmez de standı ziyaret ederek destek verdi.
Forum kapsamında düzenlenen oturumlarda sağlık turizminde uluslararası stratejik iş birlikleri, özel sektörün sağlık turizmine katkısı, insan kaynağı gelişimi ve sağlık bilgi sistemlerindeki inovasyon gibi kritik başlıklar ele alındı. Türkiye’nin sağlık alanındaki kalite standardizasyonunda TÜSKA’nın rolü ve Trakya bölgesindeki sağlık yatırımları da tartışılan önemli konular arasında yer aldı.
CANSEL SÖZER
Kut'ül Amare Zaferi Kutlandı
Çanakkale Zaferi’nden sonra en büyük zafer olarak adlandırılan Kut'ül Amare Zaferi’nin 109. Yıl dönümünde kutlama töreni düzenlendi
.
Çorlu Halk Eğitim Merkezi’nde düzenlenen kutlama töreni saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Programa Çorlu İlçe Milli Eğitim Müdürü Hüseyin Erdoğan, Çorlu İlçe Müftüsü Mehmet Nedim Bakır, okul müdürleri, STK temsilcileri, öğretmenler, veliler ve öğrenciler katıldı. 29 Nisan 1916 yılında kazanılan Kut’ül Amare Zaferi’nin 109 yıl dönümü nedeniyle Çorlu Lisesi’nin hazırladığı gösteriler büyük beğeni topladı.
ÇORLU LİSESİ’NİN HAZIRLADIĞI GÖSTERİLER BÜYÜK BEĞENİ ALDI
Kut’ül Amare Zaferinin 109. Yıl dönümü sebebiyle Çorlu Lisesi öğretmen ve öğrencilerinin hazırladığı program büyük beğeni aldı. Programda Kızgın Toprağın Güneşli Seması isimli dramatik gösteri izleyicilerden büyük beğeni topladı. Öğrenciler tarafından hazırlanan gösteride tiyatrodan, müzikal gösterilere kadar birçok unsur yer aldı.
KUT’ÜL AMARE ZAFERİ İNGİLİZLERE KARŞI BÜYÜK BİR ZAFERDİR
Günün anlam ve önemini belirten konuşmayı Çorlu Lisesi Tarih Öğretmeni Gizem Özden Garbioğlu yaptı. Garbioğlu, “Bugün burada, tarihimizin az bilinen ama en parlak zaferlerinden biri olan Kut’ül Amare Zaferi’nin 109. yıl dönümünü yâd etmek ve bu şanlı destanı hatırlamak için bir araya gelmiş bulunmaktayız. Bu zafer, sadece bir çatışmanın sonucu değil; bir milletin onuru, direnci, vatan sevgisi ve askerî dehasıyla yoğrulmuş; zamanın ötesine seslenen bir mirastır. 1914 yılında başlayan Birinci Dünya Savaşı'nda Osmanlı Devleti, hem doğudan hem batıdan hem de güneyden büyük bir kuşatma altındaydı. Güney cephesi, özellikle İngilizler için büyük bir önem taşımaktaydı. İngiltere’nin hedefi, yalnızca Osmanlı'yı savaş dışı bırakmak değil; aynı zamanda Irak’ın zengin petrol yataklarına ulaşmak, Basra Körfezi’ni kontrol altında tutmak ve Hindistan’a uzanan ticaret yollarını güvence altına almaktı. Kasım 1915'te İngiliz birlikleri Bağdat’a ulaşmak üzere Dicle Nehri boyunca harekete geçti. Osmanlı kuvvetleriyle karşı karşıya geldiklerinde, İngilizler kendilerini beklenmedik bir direnişin içinde buldu. Bu direniş karşısında İngiliz ordusu, Irak’taki Kut kasabasına çekilerek savunmaya geçti. Süleyman Askerî Bey, Irak Cephesi’nde ilk direnişi başlatan komutandı. Zor şartlar altında, fedakârlığın ve vatan aşkının ne demek olduğunu bizlere gösterdi. Ardından kuşatma harekâtını Halil Paşa devraldı ve başarıyla tamamladı. Bu sırada İngiltere, Kut’ta mahsur kalan birliklerini kurtarmak için tam 3 ayrı yardım harekâtı düzenledi. Ancak hepsi Osmanlı savunması karşısında başarısız oldu. Özellikle Selman-ı Pak muharebeleri İngilizler için adeta hezimetle sonuçlandı. Selman-ı Pak’ta verilen mücadele, Kutü’l-Amâre’nin öncüsüydü” ifadelerine yer verildi.
KUT’ÜL AMARE, SADECE BİR SAVAŞ ALANI DEĞİL; AYNI ZAMANDA BİR İRADENİN, RUHUN VE BİR DURUŞUN SİMGESİDİR
Konuşmasını sürdüren tarih öğretmeni Gizem Özden Garbioğlu “Sonunda 29 Nisan 1916’da, İngiliz General Townshend teslim bayrağını çekti ve kendisi ile birlikte İngiliz Ordusunun 13.000 askeri esir alındı. General Townshend'in esir alınması, İngiltere'nin itibarını zedeledi.. İngiltere tarihinde bu durum, “İngiliz ordusunun en utanç verici teslimi” olarak kayda geçti ve İngiliz basınında “Kut Felaketi” başlıkları yer aldı. O zamana kadar Osmanlı’yı “hasta adam” olarak nitelendirenler, onun hâlâ emperyalizme karşı direnebilecek iradeye sahip olduğunu gördü. Kut’ül Amare, sadece bir savaş alanı değil; aynı zamanda bir iradenin, ruhun ve bir duruşun simgesidir. O gün Mehmetçik sadece bir kasabayı düşmandan korumadı. Aynı zamanda bir milletin teslim olmadığını, zalimin karşısında eğilmediğini gösterdi ve toprağını son neferine kadar savunacağını dünyaya ilan etti. Bugün bu büyük zaferi hatırlarken, sadece geçmişi değil, geleceğimizi de koruduğumuzu unutmayalım. Geçmişine sahip çıkan milletler, geleceğe daha emin adımlarla yürürler. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün başlattığı bağımsızlık mücadelesinde, Süleyman Askerî Bey’in fedakârlığını, Halil Kut Paşa’nın kararlılığını ve o isimsiz neferlerin kahramanlığını görüyoruz. Onların mirası, bizim yolumuzun ışığıdır. Bu vesileyle Kut’ta savaşan kahraman neferlerimizi rahmetle, minnetle anıyor; bu zaferi bize miras bırakan aziz atalarımızın huzurunda saygıyla eğiliyorum. Kut’ül Amare, bir unvan değil, bir şereftir. Kut’ül Amare, bir tarih değil, bir ruhtur. Ve bu ruh, ebediyen bu milletin damarlarında akacaktır” dedi.
İMDAT ŞAHİN
Belediye Seymen Kavunu Fidesi Dağıttı
Çorlu Belediyesi Başkanı Ahmet Sarıkururt ve Park ve Bahçeler Müdürlüğü ekipleri Cumhuriyet Meydanı’nda vatandaşlara Seymen Kavunu fidesi dağıttı.
Çorlu’nun ilk coğrafi işaretli ürünü olan Seymen Kavununa talep giderek artıyor. Çorlu Belediyesi, Çorlu Ticaret Odası ve Seymen Muhtarlığı, Seymen Kavununu yaygınlaştırmaya ve farklı noktalarda üretilmesine öncülük ediyor. Kokusuyla ve tadıyla fark yaratan Seymen Kavunu farklı illerde de ilgi görüyor. Çorlu Belediye Başkanı Ahmet Sarıkurt ve Çorlu Ticaret Odası Başkanı İzzet Volkan Seymen Kavununu tanıtmak için gittikleri yerlerde kavun hediye ediyor. Çorlu Belediye Başkanı Ahmet Sarıkurt meclis üyeleri ve belediye personeli meydanda Seymen Kavunu dağıtarak vatandaşlarla bir araya geldi.
VATANDAŞLAR UZUN KUYRUKLAR OLUŞTURDU
Seymen Kavunu almak isteyen vatandaşlar Cumhuriyet Meydanı’nda uzun kuyruklar oluşturdu. Çorlu Belediyesi Cumhuriyet Meydanı’nda toplam 3 bin adet Seymen Kavunu fidesi dağıttı. Gazetemize bilgi veren Çorlu Belediye Başkan Yardımcısı Adnan Kum, “Çorlu Belediyesi olarak Cumhuriyet Meydanı’nda 3 bin adet Seymen Kavunu Fidesi dağıttık, mahallelerde de dağıtımlar yaptık, toplamda 12 bin adet kavun fidesi dağıtmış olduk. 5 Haziran Dünya Çevre Günü’nde domates, patlıcan, biber, salatalık fideleri dağıtacağız, her birinden 4 bin adet dağıtacağız, şu ana fidelerimizi yetiştiriyoruz” dedi.
BAŞKAN SARIKURT, “SERALARIMIZDA ÖZENLE YETİŞTİRDİĞİMİZ KAVUN FİDESİNİ HALKIMIZLA BULUŞTURDUK”
Vatandaşlara Seymen Kavunu dağıtan Çorlu Belediye Başkanı Ahmet Sarıkurt, Park ve Bahçeler Müdürlüğü seralarımızda özenle yetiştirdiğimiz, şehrimizin coğrafi işaretli ürünü Seymen kavunu fidelerini halkımızla buluşturduk. Coğrafi işaretli bu eşsiz lezzeti kendi bahçelerinde yetiştirmek isteyen hemşehrilerimizin yoğun ilgisi bizleri çok mutlu etti. Yerel ürünlerimize sahip çıkmaya ve Çorlu'muzun değerlerini yaşatmaya devam edeceğiz” dedi.
İMDAT ŞAHİN