DİSK’e bağlı Emekli Sendikası 30 Haziran Emekliler Günü nedeniyle Atatürk Meydanı’nda bir açıklama yaptı.
Açıklamayı Emekli Sendikası üyesi Nihat Koç yaptı. Basın açıklamasına Emekli Sen Genel Merkez Yöneticisi Hukuk İşleri Sorumlusu Haşim Korkmaz’da katıldı. Nihat Koç yaptığı açıklamada tüm dünyada 28 Haziran-04 Temmuz tarihleri arasında Emekliler Haftası olarak kutlanıyor, Türkiye’de Mustafa Kemal Atatürk’ün emekliliğe ayrıldığı 30 Haziran Emekliler Günü olarak kutlanıyor” dedi.
30 Haziran Mustafa Kemal Atatürk’ün Emekliliğe Ayrıldığı Gündür
Emekli-Sen Üyesi Nihat Koç, “Dünya’da her yıl 28 Haziran - 4 Temmuz tarihleri arası Emekliler Haftası, ülkemizde ise Mustafa Kemal Atatürk'ün emekliye ayrıldığı tarih olan 30 Haziran Emekliler Günü olarak kutlanıyor. Bu günleri bu sene küresel salgın ve kriz ortamında, belirsizlik ve güvensizlik ortamında geçiriyoruz. Mazide muktedirken bütün kuvvetiyle çalışmış olanlara karşı minnet hissi duymayan milletin istikbale güvenle bakmaya hakkı yoktur” diyordu Mustafa Kemal. Ancak bugün geldiğimiz noktada değil minnet duymak, en temel insan haklarımıza dahi göz dikmiş bir iktidarla karşı karşıyayız. Bu yıl Emekliler Haftası’nı, iktidarın popülist tavrının bir ürünü olan “zam” vaatlerinden; yandaş medyanın “emeklilere müjde” haberlerinden çok uzakta; küresel bir salgın karşısında bizleri evlerimize kapatan, açlık ve yoksullukla baş başa bırakan, insan hakkı gaspına varan, “işçiye, emekçiye, emekliye değil işverene bütçe” verildiği politika ve uygulamalarla geçiriyoruz. Durum böyleyken, açlık sınırındaki artışa, taleplerimize, haklarımıza üç maymunu oynayanların karşısında demokrasi ve sınıf mücadelesinden emekli olmayan biz emeklilerin örgütlü mücadelesi çok daha büyük bir önem kazanıyor” dedi.
EMEKLİLER OLARAK İNSANCA YAŞAMAK İSTİYORUZ
Basın açıklamasını sürdüren Nihat Koç, “Bizler, ne yazık ki, Emekliler Haftası’nı bir araya gelerek, ömrümüz boyunca verdiğimiz emeğimizin karşılığını alarak, ekmeğimizi bölüşeceğimiz sofralar kurarak geçiremiyoruz. Bugün 13 milyon emeklinin 6 milyonu emeklilik sonrası ikinci bir işte çalışmak zorunda kalırken, büyük bir bölümümüz yoksulluk ve hatta açlık sınırının altında yaşamaktayız. Yalan vaatlerden, yanlış politikalardan, ranttan, talandan, yağmadan, yolsuzluktan başka bir şey üretmeyenler bugün bizlere “üretmiyorsanız yaşamayın” diyorlar! Bizler, yıllarca yaşamak için üretenleriz. Yaşamak istiyoruz, insanca yaşamak istiyoruz, Özelleştirmelerle, ranta açılan yeşil alanlarla ceplerini dolduranların, “yol medeniyettir” diyerek her fırsatta yol üstüne yol yapıp, şehirleri beton yığınlarına çevirenlerin karşısında, bizler temiz ve yeşil bir doğa; yaşımızın getirdiği fiziksel rahatsızlıklara uygun bir çevre düzenlemesi istiyoruz. Pandemi döneminde tüm açıklığıyla gördüğümüz gibi dünya çapında sağlık sistemi halkların üzerine çökmüş durumdayken her geçen gün bütün hizmetlerin kamusal niteliğini yok edenlerin, insan sağlığını kazanç kapısı olarak görenlerin karşısında, bizler emeklilik sonrası yaşamımızda ücretsiz, nitelikli sağlık hizmeti istiyoruz” dedi.
TÜRKİYE’DE 13 MİLYON EMEKLİ VAR
“13 milyon emeklinin bir araya gelmesinden, haklarını dile getirmesinden ve talep etmesinden; bizlerin örgütlü mücadelesinden korkarak toplu pazarlık hakkı tanımayan hatta elinden gelse sendikamızı kapatmaya çalışan bir zihniyet emeklilere müjde veremez! Önce haklarımızı gasp edip sonra da zaten emeğimizin bir kısmını lütufmuş gibi verenlerin karşısında, bizler “toplu sözleşmeli sendika” hakkımızı istiyoruz” diyen Nihat Koç, açıklamasını sürdürdü: “ Emekli aylıklarına yapılacak Temmuz zammının Emekliler Haftası’na denk gelmesi ve fakat bu zammın temel gıdalara, elektriğe, suya, doğal gaza uygulanan yani emeklilerin en çok ihtiyacı olan kalemlerdeki fiyat artışlarıyla, enflasyonla, ekonomik krizle uzaktan yakından ilgisi olmadığı bir gerçekliktir. Emeklilerin, Türkiye’yi bugüne taşıyanların aklıyla alay edercesine yüzde beş – beş buçuk oranlarında zammı bizlere lütuf gibi sunanlara bir çift lafımız var: Bizler emekliyiz; iktidarların politikalarından, ekonomik krizlerden, salgın hastalıklardan en çok etkilenenleriz. Emekliyiz; yıllarca alın teriyle çalışmış işçileriz, memurlarız, çiftçiler,esnaflarız kısaca dünün emekçileriyiz. Emekliyiz; onların dul ve yetimiyiz 13 milyon 300 binlik bir kitleyiz. Sadece eşlerimizle Cumhur ittifakının aldığı oylardan fazlayız. Emekliyiz; emeğin dokuduğu her ilmeğin değerini bilen, o ilmeği dokumuş olan, o ilmeği dokuyan, o ilmeği dokuyacak olan insanın yaşamı için mücadele edenleriz. Bizler işimizden emekli; demokrasi ve emek mücadelesinden emekli olmayanlarız! İnsanca bir yaşam için mücadele ederek asıl; Emekliler Haftası’nı hak ettiğimiz, bu Dünyanın bize göre olduğu günlerde kutlayacağız!” dedi.
İMDAT ŞAHİN
