Tekirdağ'da meme ve tiroit kanserine yakalanan 43 yaşındaki hemşire Yeşim Çoban, 18 aylık mücadelesinin sonunda hastalığını yenerek diğer kanser hastalarına da örnek oldu.
Kanser Erken Teşhis, Tarama ve Eğitim Merkezinde görevli hemşire Çoban, bir gün kendisi de tarama yaptırmaya karar verdi. Çoban, tetkikler sonucu meme kanseri olduğunu öğrendi. Kansere yakalandığını duyduğunda inanmak istemese de "Oğlum için bununla savaşmalıyım" diyen Çoban, işinden ayrılarak tedaviye başladı. Çoban, bir süre sonra da tiroit kanseri olduğunu öğrendi. Hiçbir zaman umudunu kaybetmeyen Çoban, tedavi sürecinde ameliyatlar geçirdi ve kemoterapi gördü. Kanseri yenen Çoban, ayrı kaldığı mesleğine dönmenin mutluluğunu yaşıyor. Yeşim Çoban Tekirdağ'da 23 yıldır hemşire olarak görev yaptığını söyledi. Kanserle 18 ay zorlu bir mücadele verdiğini belirten Çoban, "Kesinlikle atlatılamayacak bir süreç değil. İnanırsanız, mücadele ederseniz siz de benim gibi bu mücadeleden galip ayrılabilirsiniz." dedi.
"Herkes savaşarak kanseri yenebilir"
Çoban, hastalığını öğrendiğinde bunu kabullenemediğini, daha sonra inkar ve isyan etmeye başladığını dile getirdi. Fakat bu durumun uzun sürmediğini anlatan Çoban, "Hastalığınızı kabul edip savaşmaya başlıyorsunuz. Tedaviye başladıktan sonra hayata bakışınız değişiyor. Ben 'ilk önce oğlum için, daha sonra kendim için savaşmak zorundayım' dedim. Hayatı seviyordum. Bunu savaşıp yenebilirim diye baktım." ifadelerini kullandı. Çoban, tedavi sürecinde saçları dökülmeye başladığında "kaybedecek bir şeyinin kalmadığını" anladığını aktardı. Bu dönemde en büyük desteği oğlundan aldığının altını çizen Çoban, şöyle konuştu: "Saçlarım dökülünce oğlumun beni kaybetmekten korkacağını düşünmüştüm ama öyle olmadı, bana en büyük desteği oğlum verdi. O dönemde o da saçlarını kazıtmak istedi. Bunu kabul etmesem de destek olmak için saçlarını kazıttı. Biraz destekle herkes bu süreci atlatabilir. Kimse korkmasın, herkes savaşarak kanseri yenebilir. Ben başardım siz de başarabilirsiniz. Doktorum tedavi sürecinde başarının yüzde ellisinin benim elimde, yüzde ellisinin kendi elinde olduğunu söyledi. Her zaman pozitif bakmak ve başaracağınıza inanmanız gerekiyor. Bunlar tedaviyi kolaylaştırıyor. Ailem, kardeşlerim iş arkadaşlarım ve en çok da oğlum bana bu süreçte destek oldu." Çoban, kadınların kanser taramalarını düzenli yaptırması gerektiğini vurgulayarak, erken teşhisin önemine işaret etti.
Oğlu Furkan Çoban da annesinin kansere yenileceğine hiçbir zaman inanmadığını ifade ederek, "Yaşadığım üzüntüyü anneme yansıtmamayı düşündüm. Bu süreçte annemi destekledim, yanında oldum. Annemin benim başarımdan dolayı çok sevineceği ve gururlanacağını biliyordum. Sınavıma çalışıp, güzel bir liseyi kazanıp onu mutlu ettim. Tedavi gördüğü süreçte ona moral vermeye çalıştım." diye konuştu. (AA)
