“Halkın Park Olsun Talebini Görmemezlikten Gelemezsiniz”

Tamer Dodurga yaptığı yazılı açıklamada: “Normalde Devletin yeşil alanlara sahip çıkıp bu alanlarınbetonla işgaline engel olması gerekirken bizde tersi bir durum söz konusu. Çorlu Halkı “Nefes almak istiyoruz, Çorlu’nun merkezindeki son kalan yerin beton değil park olmasını istiyoruz” diyor. Devlet ise vatandaşın bu haklı seslenişini duymazdan geliyor ve maalesef bu alanın betonlaşma tehlikesi ciddi olarak devam ediyor.

Aslında Çorlulu olarak şimdiye kadar suskun kalmanın bedelini çok ağır ödedik. Önce İstanbul’dan gelen düşük teknolojiye sahip, bol su tüketen ve ciddi kirlilik yaratan sanayinin burnumuzun dibine yerleşmesine seyirci kaldık. Ardından gelen göç dalgasıyla şu an şehrin merkezi haline gelen büyük bir alanda yer alan o güzelim bağlarımızı kaybettik. Derelerimizi, ağaçlarımızı yok ettik. Çorlu’nun en müstesna semti Bahçelievleri’mizi beton yığınlarına teslim ettik, esnafımızı beton yığını AVM’lere ezdirdik. Mera alanlarımız bitme noktasına geldi, son kalan yerlere de taş ocağı işletmecileri göz dikmiş durumda. Üstüne üstelik 6360 Sayılı yasa ile Ergene ilçesi Çorlu’dan ayrıldığında nüfusun büyük bölümü Çorlu’ya arazilerin çoğu ise Ergene İlçemize bırakıldı” dedi.

“Suskun Kalmayacağız”

Dodurga: “Kısacası artık her metrekare alanımıza daha fazla sahip çıkma gereği ortaya çıkmıştır. Suskunluğumuz devam ederse nefes almaya alanımız kalmayacak. Bu nedenle halk olarak yerel ve sosyal medyada “park olsun” adı altında oluşan kamusal tepkimizi güçlendirmemiz gerekiyor ve tüm kurumların bu tepkiye sessiz kalmaması gerekiyor.  Çorlu Belediyesi ve Tekirdağ Büyükşehir Belediyesi konuyla ilgili çalışmalarını devam ettiriyorlar. Ancak Gerek Sağlık Bakanlığı gerekse Milli Savunma Bakanlığı’nın bu yerleri farklı amaçlarla kullanmak içinciddi girişimleri var. Bilindiği gibi bu alanın mülk sahibi Maliye Bakanlığı’dır. Çorlu Belediyemiz bu alanın yeşil alan ve park yapılması amacıyla belediyeye tahsis edilmesini bu bakanlıktan talep etmiş ancakkabul edilmemiştir. Alanda bulunan tarihi Çorlu Asker Hastanesi binası, belediyemiz personelinin de dahil olduğu Edirne Kültür Varlıklarını Bölge Kurulu tarafından 13.04.2016 tarihi ve 3146 sayılı karar ile tescil edilmiştir. Bu sefer Milli Savunma Bakanlığı, tarihi hastanenin bulunduğu 30 dönümlük kısmın Sağlık Bakanlığına bırakılarak, geri kalan 50 dönümün orduevi ve misafirhane yapma amacıyla ifraz edilmesini talep etmiştir. Milli Savunma Bakanlığının bu talebi üzerine Sağlık Bakanlığı ifraz işlemi için Çorlu Belediyesine müracaat etmiştir. Bunun üzerine prosedür gereği Çorlu Belediyesi parselin tescilli olmasından ötürü ifraz dosyasını onay için kurula gönderilmiştir. 26.12.2017 tarihinde yerinde görme kararı ile inceleme yapan Edirne Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu ifraz başvurusu reddetmiştir. Ancak bunun nedeni bu alanın korunması gerektiğinden değil, talebin mal sahibi olmayan Sağlık Bakanlığından gelmesidir. Yani kurul bu talebi usul hatası sebebiyle reddetmiştir. Talep usulünce tekrar yapıldığı taktirde muhtemelen kabul edilecektir. Nitekim Kurul, ifraz için mülk sahibi olan Maliye Bakanlığına görüş sorulmasını ve ifrazın gerekçeli raporunu istemiştir” dedi.

“Halkın Talebi Dikkate Alınsın”

Tamer Dodurga: “Kısacası söz konusu parselin ifraz işlemi gerçekleştiği durumda, 50 dönümlük alan tescilden düşeceği için, her türlü yapı yapılabilecek ve parkolma ihtimali ortadan kalkacaktır. Bu nedenle şu an tüm gözler mülk sahibi olan Maliye Bakanlığına çevrilmiştir. Bu bakanlık iki şey yapabilecektir. Ya kurula ifraz için geçerli bir gerekçe sunar ve Kültür Bakanlığına bağlı olarak çalışan kurul bu raporu kabul eder ve artık bu alanı park yapmak hayal olur. Ya da Maliye Bakanlığı bu alanı belediyemize yani Çorlu Halkına tahsis eder ve kamuoyunun bu haklı talebi yerine getirilmiş olur. Bakalım Maliye BakanlığımızMilli Savunma Bakanlığının azınlık bir grup için talep ettiği ifrazımı tercih edecek ya da çok değerli olan bu yerin rantı peşinde koşan lobilerden mi etkilenecek, yoksa halkın talebini mi dinleyecek? Çorlu Halkı bunu görecek ve unutmayacaktır” dedi.

İmdat Şahin