AK Parti Çorlu İlçe Başkanı Kerim Atalay, Çorlu CHP İlçe Örgütünün delege seçimlerine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Geçtiğimiz haftalarda gerçekleştirilen ve
Yıldıray Arıcı`nın ezici üstünlüğü ile sonuçlanan CHP Çorlu İlçe Örgütü Mahalle
ve ön seçim delegeleri seçimlerine ilişkin; “Seçimler yapıldığında, öncelikli
olarak akıllara şu soru geliyor. Kongre seçimlerinde ya da delege seçimlerinde
aday olan Emre Köprülü ile Ünal Baysan mı yoksa Yıldıray Arıcı ile İskender
Coşkun mu? Bu soruların önce cevabının verilmesi gerektiğini düşünüyorum. Emre
Köprülü Tekirdağ’da ki yaşayan vatandaşlarımızın oyu ile seçilmiş bir
milletvekili. Ünal Baysan da Çorlu’da yaşayan vatandaşlarımızın oyları ile
seçilmiş Belediye Başkanıdır. Dikkat edin, altını çizerek söylüyorum, her ikisi
için de seçilmiş ibaresini kullanıyorum. Emre Köprülü Tekirdağ’ın milletvekili,
Ünal Baysan oy versin veya vermesin Çorlu’da, Çorlu halkının belediye başkanı.
Dolayısıyla bu işin bu kadar siyasallaşması, bu işe müdahil olmaları, ilçe
başkanlarını kendi gölgelerinde bırakarak bu işin propaganda sürecinin bizzat
kendi ellerinden, milletvekili ve belediye başkanı olarak bunları yürütmelerini
ben çok doğru bulmuyorum. Tabi ki kendi iç işleri tabi ki Cumhuriyet Halk
Partisi’nin kendi iç meselesi ama tabi ki ben de siyasi ve şahsi düşüncelerim
olarak bunu ifade ediyorum. Doğru bulmadığım bir çalışma” ifadelerine yer
verdi.
Ön
ayak olmalarını çok doğru bulmuyorum
AK Parti Çorlu İlçe Başkanı Kerim Atalay
açıklamalarını devamında; “Şu anda sokaktaki her vatandaşın kanaati Emre
Köprülü`nün Ünal Baysan’a galip geldiğidir. Oldu olacak ilçe başkanlığı
mazbatasını da milletvekili mazbatasıyla birlikte Emre Köprülü’ye versinler
olsun bitsin. Bu manada, yapılanları ben çok doğru ve etik bulmuyorum. Seçilmiş
olan kişilerin ilçe teşkilatlarına müdahalesini bu kadar doğru bulmuyorum. Dolayısıyla vatandaşımızın halkımızın bunu
değerlendireceğini düşünüyorum. Kaldı ki ben de dışardan takip ettim. Delege
olarak her iki listenin delege sayısı itibariyle ciddi bir fark varmış gibi
gözükse de delegeleri seçen üyelerin kullanmış olduğu oy sayısı itibariyle
ortalama 200 civarı bir fark olduğunu gözlemliyoruz. Tabi bu değerlendirmeleri
yaparken şahsi fikrim olarak bunları ifade ettim. Bizi ilgilendiren bir konu
değil tabi ki. Ancak biraz önce söyledim seçilmişlerin teşkilat yapılanmasına
bu kadar müdahil olmaları ve bu işe ön ayak olmalarını çok doğru bulmuyorum”
diye konuştu.