5 Aralık Dünya Kadın Hakları Günü ve Türk kadınının seçme ve seçilme hakkını kazanmasının 85. yıldönümü dolayısıyla Çorlu Kent Konseyi Kadın Meclisi, Kadın Muhtarlar ve CHP Çorlu İlçe Kadın Kolları Başkanlığı Atatürk Meydanı’nda bulunan Atatürk Anıtı'na çelenk sunumu gerçekleştirdi.

KADINA SEÇME HAKKI VERİLMESİ ATATÜRK DEVRİMLERİNDEN BİRİDİR

Çok sayıda kadının katıldığı ve erkeklerin de destek verdiği çelenk programının ardından basın açıklaması düzenlendi. Ortak basın açıklamasını okuyan Çorlu Belediyesi Kent Konseyi Kadın Meclisi Başkanı Nigar Alemdar Yetkin, “Bugün Türkiye’de kadınlara seçme ve seçilme hakkının verildiği ve bunun bütün dünyada kutlandığı özel bir gün. 5 Aralık Dünya Kadın Hakları Günü, tüm dünyada kadınların daha insanca yaşama isteğini dile getirdikleri bir mücadele ve dayanışma günü olarak kutlanmaktadır. 1930 yılından itibaren önce belediye seçimlerine katılma, sonra köylerde muhtar olma, ihtiyar meclislerine seçilme hakkı tanınan kadınların milletvekili seçme ve seçilme hakları bundan tam 85 yıl önce 5 Aralık 1934’te Anayasa ve Seçim Kanunu’nda yapılan yasa değişikliği ile tanındı. Kadınların siyasi hayata seçme ve seçilme hakkını elde etmesi, toplumsal hayatta gerçekleşen Atatürk Devrimleri’nden biridir” dedi. 

KADINLARIMIZI SADECE BİR GÜN HATIRLAMAK DOĞRU DEĞİL

Konuşmasını sürdüren Nigar Alemdar Yetkin; “Cennet anaların ayakları altındadır’ hadisinin muhatabı olan tüm kadınlarımızı sadece bir gün hatırlamak doğru değil, kadınlarımızı her zaman hatırlamak, sorunlarına çözüm üretmek için her zaman duyarlı olmak gerekmektedir. Seçilmiş bir kadın meclisi başkanı olarak belediyemiz, kent konseyimiz ve yürütme kurulumuz adına hepinizin Cumhuriyet ile kazanılmış çağdaş haklar ve özgürlüklerle birlikte yaşamın her alanında başarıyla yer almış kadınlarımızın Kadın Hakları Günü’nü kutluyor tüm dünya kadınlarına sağlık ve mutluluk getirmesini diliyorum” ifadelerini kullandı. 

ATATÜRK KADINLA ERKEĞİ EŞİT İLKESİNİ ORTAYA KOYMUŞTUR 

Düzenlenen etkinlikte konuşan Çorlu Belediye Başkanı Ahmet Sarıkurt ise yaptığı açıklamada “85 yıl önce bugün, 5 Aralık 1934’de Anayasa ve Seçim Kanunu’nda yapılan yasa değişikliği ile ülkemizdeki kadınlarımızın ilk kez oy kullanmasının ve aday olabilmesinin önü açıldı. Bu tarihin ülkemizdeki kadınlar için ayrıca daha farklı bir önemi var. 85 yıl önce Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğindeki Türkiye Cumhuriyeti, kadınlara bu hakkı çok sayıdaki Avrupa ülkesinden bile önce tanıdı. Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk, 1925’te Kastamonu’da yaptığı konuşmada şöyle der: ‘Toplumu kalkındırmak istiyorsak, izlememiz gereken daha emin ve daha etkili bir yol vardır. Türk kadınını çalışmalarımıza ortak etmek, hayatımızı onunla birlikte yürütmek, kadının, bilimsel, toplumsal ve ekonomik hayatta erkeğin ortağı, arkadaşı, yardımcısı ve koruyucusu yapma yoludur. Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk, bu konuşma ile kadın ve erkek eşitliği ilkesini ortaya koymuştur. Atatürk’ün, Türk kadınına seçme ve seçilme hakkını verdiği 1934 yılından günümüze kadar kadınlarımız, eğitimden sağlığa, yasama, yürütme ve yargıdan iş dünyasına, siyasetten ekonomiye kadar hayatın her alanında başarıyla görev almışlar ve almaya da devam edeceklerdir” dedi.

KADINLARIMIZ HAYATIN HER ALANINDA VAR OLMALIDIR 

Konuşmasını sürdüren Çorlu Belediye Başkanı Ahmet Sarıkurt, “ Çağdaş medeniyet seviyesine ulaşmak için kadını ve erkeği eşit yurttaş yaratmanın gerekli olduğuna inanan Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran irade ve bu iradenin önderi Mustafa Kemal Atatürk ve ilkeleri sayesinde kadınlarımız özellikle seçme ve seçilme hakkı yönünden birçok gelişmiş ülkede yaşayan hemcinslerine oranla daha öndedir. Ancak bugün geldiğimiz noktada kadınların yönetimde ve siyaseten temsilde var olmaları hâlâ arzu ettiğimiz seviyede değildir. Cumhuriyet tarihinde kadın ve erkeğin eşit yurttaş mücadelesinde gelinen noktada önemli bir yol kat edilmişse de bugün nüfusumuzun yarısı kadınlardan oluşmasına rağmen kadınlarımızın fiili olarak “eşit yurttaş” olamadıkları açıktır. Fırsat eşitliğinin sağlanamaması, kadın istihdamın arttırılmaması, siyasi karar alma mekanizmalarının içinde kadının yeterince yer alamaması, kadınlarımız açısından insan haklarının ihlaline devam edilmesine neden olmaktadır. Kadının her şeyden önce özgür birey olduğunun kabul edilmemesi, kadının insan haklarının ihlalinin önlenmesinin önündeki en önemli engeldir. Bu nedenle bireylerin ve toplumun zihniyet dönüşümünü sağlayacak bilimsel çalışmaların ve hukuki değişikliklerin yapılması zorunludur. Bizler de toplumdaki negatif algının kırılması için gerçekleştirilen sosyal sorumluluk projelerinde yer almaya ve kadınlarımızın iş yaşamında daha etkin rol alması için üzerimize düşenleri yapmaya özen ve gayret gösteriyoruz. Zira kadınlarımızın hayatın her alanında var olmaları, sorumluluk almaları, madden ve manen özgürlüklerini sağlayabilmeleri toplumun pozitif yönde değişmesi ve gelişimi için, sağlıklı nesillerin yetişmesi için çok önemli. Bu duygu ve düşüncelerle 5 Aralık Dünya Kadın Hakları Günü’nü kutluyor, kadınların hayatın her alanında daha güçlü bir şekilde yer alması dileğiyle saygı ve sevgilerimi sunuyorum” diye konuştu.

İMDAT ŞAHİN