• “Obruk Değil, Çöküntü”
  • “Obruk Değil, Çöküntü”
  • “Obruk Değil, Çöküntü”
  • “Obruk Değil, Çöküntü”
Çorlu Güncel

“Obruk Değil, Çöküntü”

  • 11 Ekim 2017
  • 1323 Kez Okundu

Ergene Havzası Koruma Eylem Planını yaptıran ve kontrolünü sağlamak amaçlı kurulan Tekirdağ-Ergene Derin Deşarj A.Ş. Genel Müdürü Mehmet Ceylan, geçtiğimiz günlerde Ergene İlçesi Vakıflar Mahallesinde ki bir tarlada meydana gelen olay ile ilgili gazetemize açıklamalarda bulundu.

Toprağın yapısına uygun tünel açma makinesi kullanılıyor

Ceylan, Ergene Eylem Planı çerçevesinde 20 kilometrelik tünel kazı inşaatının olduğunu belirtirken; Bu proje çerçevesinde toprak profili ve yer altı su haritasını dikkate alarak çalışma gerçekleştiriyoruz. Vakıflar Mahallesinde bulunan tarlada meydana gelen çukurun nedeni obruk değildir. Bu çöküntüdür. Köstebek olarak tabir ettiğimiz makine bilindiği gibi döne döne bu tüneli açmaktadır. Yer altında ki suyu da tünel güzergâhından tahliye ederek yoluna devam etmektedir. Köstebek makinesi bu bölgeye geldiği sırada küçük çaplı bir arıza meydana gelmiş. Kısa sürede sıkıntı giderilmiş. Fakat bu süre zarfından yer altı suyunu biz tünelin çevresine sıvılaşmış beton basıyoruz. Birde açılacak tünelde kullanılacak tünel açma makinası toprağın yapısına, yer altı su kaynaklarına göre seçilir. Kısmi bir sorundur. Bu tür devasa projelerde bu şekilde küçük çaplı lokal durumlar olabilir” ifadelerine yer verdi. Ceylan ayrıca bölgede yer altı sularında hızlı bir şekilde azalma olduğuna vurgu yaparken; “İleriki süreçte yer altına su pompalayacağız. Ekolojik dengede sürekliliği sağlayacağız” dedi. İstanbul`da yer altında çeşitli projeler kapsamında kilometrelerce uzunluğunda tünellerin olduğunu sözlerine ekleyen Mehmet Ceylan korkulacak bir durumun olmadığını belirtti.

 

 

“Yer altı su haritalarına dikkat edilerek çalışma yürütülmelidir”

Konuya ilişkin görüşlerini aldığımız Namık Kemal Üniversitesi Ziraat Fakültesi Biyosistem Mühendisliği Arazi ve Su Kaynakları Ana Bilim Dalı Ögretim Üyesi Prof. Dr. A. Halim Orta ise Trakya`nın derin profilli toprak yapısına sahip olduğunu belirtirken; “Bu tür inşaatlarda toprak yapısına ve yer altı su haritalarına dikkat edilerek çalışma yürütülmelidir. Yer üstünde akan dereler ve nehirler gibi yer altında da aynı şekilde su hareketliliği vardır. Yer altında ki suyun akışına müdahale söz konusu olduğunda bu tür durumlar meydana gelebilir. Boru hattının bu yer altı haritaları göz önünde bulundurularak konumlandırılması gerekmektedir. Dikkat edilmediği takdirde bu tür çökmeler olacaktır” dedi. Prof. Dr. Halim Orta konuşmasının devamında, boru hattının yerleşim yerlerine belli bir mesafede, gerekirse farklı teknikler uygulanarak döşenmesi gerektiğine vurgu yaptı.